- ANASAYFA
- No Comment
Toplumsal Güven Krizi ve Normalleşme Arayışları Üzerine (4)- 10. Yargı Paketi ve İnfaz Düzenlemeleri

4- 10. Yargı Paketi ve İnfaz Düzenlemeleri
“Adaletin terazisi, sadece suçun ağırlığını değil, toplumun vicdanını da tartmalıdır.”
Giriş: Reformlar ve Toplumsal Beklentiler
Türkiye’de adalet sistemi, son yıllarda hem yapısal reformlar hem de toplumsal beklentilerle şekillenmeye çalışıyor. 2025 yılı itibarıyla gündemde olan 10. Yargı Paketi, bu çabaların en güncel örneğini oluşturuyor. Ancak, bu paketle birlikte gelen düzenlemeler, toplumun geniş kesimlerinde farklı tepkilere yol açtı.
İnfaz Düzenlemeleri ve Denetimli Serbestlik
- Yargı Paketi, özellikle infaz düzenlemeleri ve denetimli serbestlik uygulamalarında önemli değişiklikler öngörüyor. Paket kapsamında:
-Denetimli serbestlik süresinin artırılması: Mevcut uygulamada bir yıl olan denetimli serbestlik süresinin, bazı suçlar için iki yıla kadar çıkarılması planlanıyor. Bu düzenleme, özellikle kısa süreli hapis cezasına mahkûm edilen binlerce hükümlü açısından tahliye yolunu açabilecektir.
-İyi hal uygulamasında objektif kriterler: Ceza infaz sisteminde sıkça eleştirilen “iyi hal” uygulamasına ilişkin reformlar da pakette yer alıyor. İyi hal değerlendirmelerinin daha objektif ölçütlere bağlanması ve denetlenebilir hale getirilmesi hedefleniyor. Bu sayede, cezaevi disiplini, psiko-sosyal gelişim raporları ve mesleki eğitime katılım gibi kriterler daha sistematik şekilde puanlandırılacak.
-Tutuklama tedbirlerinde değişiklikler: Tutuklama tedbiriyle ilgili Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yapılacak değişikliklerle, tutuklama kararlarının daha sıkı denetim altına alınması ve alternatif tedbirlerin öncelikli hale getirilmesi amaçlanıyor.
Genel Af Beklentisi ve Hükümetin Tutumu
Kamuoyunda, özellikle cezaevlerinde bulunan mahkûmlar ve aileleri arasında genel af beklentisi artmış durumda. Ancak, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un açıklamalarına göre, 10. Yargı Paketi kapsamında herhangi bir genel af düzenlemesi bulunmamakta. Bakan Tunç, “Covid izni ile ilgili düzenleme dışında bir af veya genel af söz konusu değil” ifadelerini kullanmıştı.
Bu açıklamalar, toplumda genel af beklentisinin karşılanmadığı yönünde yorumlanmaktadır. Ancak, infaz süreleriyle ilgili yapılacak değişiklikler ve denetimli serbestlik uygulamalarının genişletilmesi, belirli mahkûmlar için fiili bir af etkisi yaratabilir.
Toplumsal Etkiler ve Değerlendirme
- Yargı Paketi’nin getirdiği düzenlemeler, ceza adalet sisteminde önemli değişiklikler öngörmektedir. Ancak, bu düzenlemelerin toplumun adalet duygusunu ne ölçüde tatmin edeceği tartışmalıdır. Özellikle genel af beklentisinin karşılanmaması, cezaevlerinde bulunan mahkûmlar ve aileleri arasında hayal kırıklığı yaratmıştır.
Diğer yandan, denetimli serbestlik süresinin artırılması ve iyi hal uygulamasında objektif kriterlerin getirilmesi gibi düzenlemeler, ceza infaz sisteminde daha adil ve şeffaf bir yapının oluşmasına katkı sağlayabilir.
Velhasıl:
10.Yargı Paketi, Türkiye’nin ceza adalet sisteminde önemli reformlar içermektedir. Ancak, bu reformların toplumun adalet beklentilerini ne ölçüde karşılayacağı ve uygulamada nasıl sonuçlar doğuracağı, önümüzdeki süreçte daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır.
Gelecek yazı konusu: (5)- Barış Süreçleri ve Toplumsal Normalleşme
(1)- Yargının Siyasallaşması ve Toplumsal Yorgunluk
(2)- Cezasızlık Algısı ve Yargıya Güven Sorunu
(3)- Yargı Etiği ve Tarafsızlık Sorunları