- ANASAYFA
- No Comment
Arnavutluk’daki Vetting Süreci Türkiye İçin Model Olabilir mi?

Arnavutluk’daki Vetting Süreci
2009-2015 yılları arasında Aranavutluk’ta yapılan kamuoyu araştırmaları ve yayımlanan uluslararası raporlar, yargı mensuplarının rüşvet, dış etki, şeffaflık eksikliği, uzun süren yargılamalar ve mahkeme kararlarının uygulanmaması gibi sorunlarla karşı karşıya olunduğunu ortaya koymuştur. Bu sorunlar, Arnavutluk’un Avrupa Birliği entegrasyon sürecindeki taahhütlerini yerine getirme zorunluluğunu pekiştirmiştir. 2014 yılında kurulan bir ad hoc parlamento komitesinin hazırladığı “Adalet Sistemi Değerlendirme Raporu”, liyakat değerlendirme (vetting) sürecinin yasal temelini oluşturan “Adalet Sistemi Reform Stratejisi”nin geliştirilmesine zemin hazırlamıştır. 2016’da yapılan değişiklikler ve “Hâkimler ve Savcıların Yeniden Değerlendirilmesi Yasası” ile süreç resmi bir çerçeveye oturtulmuştur. 2016 yılında başlatılan bu süreç, yargıda tespit edilen yapısal sorunlara çözüm üretmek amacıyla geliştirilmiş bir yeniden değerlendirme mekanizmasıdır.[1]
Vetting Sürecinin Kapsamı ve İşleyişi
Vetting süreci, görevdeki hâkimler, savcılar ve bazı hukuk danışmanlarının; (1) Ayrıntılı malvarlığı araştırması, (2) Organize suç örgütleriyle bağlantı araştırması ve (3) Mesleki yeterlilik açısından değerlendirilmesini kapsamaktadır. Süreç, Bağımsız Nitelik Komisyonu (KPK) tarafından yürütülmüş, temyiz aşamasında Özel Temyiz Dairesi (SAC) tarafından denetlenmiş ve Avrupa Komisyonu liderliğindeki Uluslararası İzleme Operasyonu (IMO) tarafından gözetilmiştir. Bağımsız Nitelik Komisyonu’nun (KPK) görev süresi Aralık 2024’te bitmiş, ancak Özel Temyiz Dairesi (SAC), KPK kararlarına itiraz eden 42 hakimin temyiz başvurusunu incelemek üzere Haziran 2026’ya kadar çalışmaya devam edecektir.
2017-2024 yılları arasında 805 hâkim ve savcı vetting sürecine tabi tutulmuştur. Bu süreçte, 9 Anayasa Mahkemesi üyesinden 5’i meslekten çıkarılmış, 3’ü de istifa etmiştir. 268 yargı mensubu, çoğunlukla malvarlığı beyanlarındaki usulsüzlükler veya yetersiz gelir kaynakları nedeniyle görevden alınmış; yaklaşık 100 yargı mensubu ise vetting kriterlerini karşılayamayacağını öngörerek istifa etmiştir. 130 hâkim ve savcı, ihraçlarına karşı AİHM’e başvurmuş ve şimdiye kadar sadece 1 hâkim görevine iade edilmiştir. Görevden alınanlara genellikle ömür boyu veya 15 yıl süreyle yargı sistemine girişi yasağı uygulanmış; mesleki eksikliklerin eğitimle giderilebileceği durumlarda ise eğitim şartıyla askıya alma tedbiri getirilmiştir.[2]
Yargı mensupları, malvarlığı, mesleki yeterlilik kriterlerine ilişkin standart beyan formları doldurmuş; IQC, Yüksek Varlık Beyanı ve Denetim Müfettişliği (HIDAACI) raporları, kamu ihbarları ve diğer kanıtları incelemiştir. Gerektiğinde ek belge de talep edilmiş ve ilgililere savunma hakkı tanınmıştır. SAC, maddi ve hukuki meselelerde tam yetkiye sahip bir temyiz organı olarak kararları gözden geçirmiş; süreç, kamuoyuna açık kararlar ve uluslararası denetimle şeffaflık kazanmıştır.
AİHM’in Vetting Sürecine Bakışı
AİHM, Arnavutluk’taki vetting sürecini, yargı sistemindeki yolsuzluk, dış etki ve güven eksikliği gibi sistemik sorunlara yanıt olarak geliştirilmiş, meşru ve gerekli bir reform olarak değerlendirmiştir (Xhoxhaj v. Arnavutluk, § 391-393). Sürecin sui generis niteliği, yolsuzlukla mücadele ve hukukun üstünlüğünü güçlendirme gibi meşru amaçlara hizmet ettiği kabul edilmiştir. AİHM, vetting organlarının (IQC ve SAC) bağımsızlığını, Avrupa Komisyonu liderliğindeki IMO’nun gözetimini ve sürecin yasal temelini onaylamıştır. Ancak, bireysel başvurularda orantılılık, adil yargılanma (AİHS Madde 6 § 1) ve özel hayata saygı (AİHS Madde 8) ilkelerine uyumunu incelemektedir.
AİHM’in Konuyla İlgili Verdiği Kararlardan Bazıları
Xhoxhaj v. Arnavutluk (2021, Başvuru No. 15227/19) Başvurucu Altina Xhoxhaj, Anayasa Mahkemesi üyesidir. Vetting sürecinde, malvarlığı beyanında 101 m²’lik bir dairenin yasal kaynağını belgeleyememesi nedeniyle görevden alınmış ve ömür boyu yargı sistemine giriş yasağı getirilmiştir. AİHM’e, vetting sürecinin adil olmaması (AİHS Madde 6 § 1) ve özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği (AİHS Madde 8) iddiasıyla başvurmuştur. AİHM, vetting organlarının bağımsız ve tarafsız olduğunu, sürecin yasal ve adil olduğunu, ömür boyu yasağın ciddi etik ihlal nedeniyle orantılı olduğunu tespit etmiş ve herhangi bir ihlal bulmamıştır.[3]
Nikëhasani v. Arnavutluk (2022, Başvuru No. 58997/18) Başvurucu Besa Nikëhasani, Shkodër Temyiz Mahkemesi’nde savcıdır. Vetting sürecinde, Tiran ve Lezhë’deki mal varlıklarını yasal geliriyle edinmediği gerekçesiyle görevden alınmış ve ömür boyu yargı sistemine giriş yasağı getirilmiştir. AİHM’e, özel hayata saygı (AİHS Madde 8) ve etkili başvuru hakkı (AİHS Madde 13) ihlali iddiasıyla başvursa da, AİHM sürecin adil olduğunu, yeterli savunma imkânı tanındığını, SAC’nin etkili bir temyiz yolu sunduğunu ve yasağın orantılı olduğunu belirterek ihlal bulmamıştır.[4]
Bala v. Arnavutluk (2024, Başvuru No. 21141/20) Başvurucu Valbona Bala, Anayasa Mahkemesi’nde hukuk danışmanı olarak görev yapmaktadır. Vetting sürecinden kaçınmak için 2017’de istifa etmiş; SAC, vetting işlemlerini durdurarak 15 yıl süreyle yargı sistemine giriş yasağı uygulamıştır. AİHM’e, yasağın özel hayata saygı hakkını ihlal ettiği (AİHS Madde 8) iddiasıyla başvurmuştur. AİHM, yasağın vetting sürecinin etkinliğini korumak için genel bir önlem olduğunu, Bala’nın istifasının profesyonel gelişim amaçlı olduğunu ve yasağın özel hayata ciddi bir müdahale oluşturmadığını değerlendirerek şikâyeti AİHS ile uyumsuz bularak reddetmiştir.[5]
Sevdari/Arnavutluk (2023, Başvuru No. 40662/19) Başvurucu Antoneta Sevdari, Yüksek Savcılık Kurulu üyesidir ve malvarlıklarının bir kısmının evlenmeden önce eşi tarafından edinildiği ve yasal şekilde kazanıldığını belirtmesine rağmen meslekten çıkarılmıştır. AİHM, meslekten çıkarmanın orantısız olduğunu ve özel hayatın korunması hakkını (AİHS Md. 8) ihlal ettiğini tespit etmiştir. Ancak, kararın Arnavutluk’taki liyakat değerlendirme sisteminin genel yapısıyla ilgili bir sorun olduğu şeklinde yorumlanmaması gerektiğini vurgulamıştır.[6]
Türkiye İçin Bir Vetting Modeli Gerekli midir?
Türkiye’de yargıya duyulan güven, Arnavutluk’a kıyasla oldukça düşüktür. Anketler, yargıya güven oranını % 18 civarında göstermektedir. 2024 Dünya Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde Türkiye, 142 ülke arasında 117. sırada yer alırken, Arnavutluk 89. sırada;[7] temel haklara saygı sıralamasında Türkiye 133. sırada iken, Arnavutluk 68. sırada yer almaktadır.[8] AİHM’in son istatistiğine göre, Türkiye, mahkemeye yapılan başvuruların % 35’ini oluşturan 21.050 dosya ile en fazla başvuru yapılan ülke durumundadır.[9] Uluslararası raporlar, Türkiye’de yargının yürütmenin kontrolünde olduğunu, HSK’nın bağımsızlığını yitirdiğini ve adil yargılama hakkının ciddi şekilde zedelendiğini ortaya koymaktadır. AİHM kararları, TCK’nın 314. maddesinin öngörülemez şekilde uygulandığını ve keyfi tutuklamaların yaygınlaştığını göstermektedir. BM İnsan Hakları Konseyi Keyfi Tutuklama Çalışma Grubu son verdiği kararlarında Türkiye’deki sistematik özgürlükten yoksun bırakma uygulamalarının ciddi ihlallere yol açtığını ve insanlığa karşı suç teşkil edebileceğini söylemektedir.
Arnavutluk’taki vetting süreci, yargıdaki yolsuzlukla mücadele ve kamu güvenini yeniden tesis etme amacı taşırken, Türkiye’deki yargı krizinin daha vahim olduğu açıktır. Bu nedenle, Türkiye’de de benzer bir vetting düzenlemesi, yargı bağımsızlığını güçlendirmek ve hukuka duyulan güveni yeniden inşa etmek için zorunlu görünmektedir. AİHM’in Arnavutluk kararlarında bu tür bir reformu meşru ve gerekli bulduğu dikkate alındığında, Türkiye’de uygulanacak benzer bir düzenlemenin de uluslararası standartlarla uyumlu olacağı ve adaletin saygınlığını koruma hedefine hizmet edeceği öngörülmektedir.
[1] https://strasbourgobservers.com/2021/06/25/xhoxhaj-v-albania-the-aftermath-of-the-vetting-process-in-albania/
[2] https://albaniantimes.al/albanias-vetting-commission-concludes-after-7-years-of-judicial-reform/
[3] https://hudoc.echr.coe.int/?i=001-208053
[4] https://hudoc.echr.coe.int/?i=001-221479
[5] https://hudoc.echr.coe.int/?i=001-233721
[6] https://hudoc.echr.coe.int/?i=001-223038
[7] https://worldjusticeproject.org/rule-of-law-index/global/2024
[8] https://worldjusticeproject.org/rule-of-law-index/global/2024/Fundamental%20Rights/
[9] https://www.echr.coe.int/documents/d/echr/stats-pending-month-2025-bil